Bilim insanları plastiğe ‘yürümeyi’ öğretti
Aralık 22, 2019Bilim insanları plastiğe ‘yürümeyi’ öğretti
Finlandiyalı bilim insanları yeni bir ışık kontrol tekniği sayesinde plastik parçasına yürümeyi öğretti. Söz konusu deney çerçevesinde yeni bir ışık kontrol tekniği kullanıldı ve plastiğin yürümesi bu sayede sağlandı.
Finlandiya Tampare Üniversitesinde yapılan deneyde bilgisayar programlaması kullanmadan hareketsiz bir cismin yürümesi sağlandı. Yapılan açıklamaya göre, enerjiyi mekanik harekete dönüştürmek için ısıya duyarlı boya tabakası kullanılan gelişmiş polimerler, saniyede 1 mm civarı, bahçe salyangozu ile aynı hızda, hareket edebiliyor. Plastik parçası, hareket etmenin ötesinde, farklı ışık dalga boylarını algılıyor ve bunlara farklı yollarla tepki verebiliyor.
Scientists teach piece of plastic ‘to walk’ in groundbreaking project to help robots learn new tricks https://t.co/eqjRSBwRqo
— The Sun Tech (@TheSunTech) December 4, 2019
Finlandiya’nın Tampere Üniversitesi’nde yapılan ve ‘Pavlov’un köpeği’nden ilham alınan bir deneyde bilim insanları ışığı kullanarak plastiği hareket ettirmeyi başardı. Böylece ilk defa cansız bir nesneye bilgisayar yardımı olmadan hareket ettirilmiş oldu. Bu deney sayesinde, yeni gelişen yumuşak robotlar teknolojisinin yeni bir boyut kazanabileceği belirtiliyor.
Rus bilim insanı İvan Pavlov’un köpekler, yiyecek ve zil sesiyle yaptığı koşulsuz şartlanma deneyinden yola çıkılarak yapılan deneyde bilim insanları bir plastik parçasına ‘yürümeyi’ öğretmeyi başardı. Ancak Pavlov’un deneyindeki yemek yerine burada plastiği hareket ettirmek için ışık kullanıldı.
Journal Matter’da yayımlanan araştırmaya göre Finlandiya’daki Tampere Üniversitesi’nden bilim insanları bilgisayar programı kullanmadan ilk defa cansız bir nesneye hareket etmeyi öğretilebildiğini söyledi.
Yapılan deneyde gelişmiş polimer (plastik) saniyede yaklaşık 1 mm mesafe kat ederek bir bahçe salyangozuyla aynı hızda hareket edebildi.
Aalto Üniversitesi’nin kıdemli araştırmacısı Arri Priimägi maddelerin hareket etmesi için hafızasının olması gerektiğini belirterek, “Madde ısıya maruz kaldığında, normalde sıvı kristal polimer üzerinde olan boya maddenin içine nüfuz ediyor, bu da hafızayı oluşturuyor” dedi. Priimägi, “Farklı boyalar farklı ışık dalgalarına tepki veriyor, dolayısıyla maddenin vereceği ilk tepki üzerindeki boya tarafından kontrol ediliyor” diye devam etti.
Profesör Olli Ikkala da şu ifadeleri kullandı: “Bildiğimiz türden mekanik bir robota çilek verirseniz ezer. Bu yüzden amacımız robotların nesnelere nazik biçimde dokunması. Aynı zamanda geleneksel robotların güç kablosu ya da büyük ve ağır bir pili olması gerekiyor. Yumuşak robotik çalışmaları ise (canlı organizmalarda bulunanlara benzeyen yüksek derecede uyumlu malzemelerden robotların yapılmasıyla uğraşan belirli bir robotik alt alanı) bu robotları dış kontrolle denetim altında tutmayı amaçlıyor. Mesela ışıkla.”
