
“Magnezyum eksikliği Parkinson, multiple skleroz ve Alzheimer’a yol açabilir”
Ekim 4, 2020“Magnezyum eksikliği Parkinson, multiple skleroz ve Alzheimer’a yol açabilir”
Magnezyumun vücuttaki eksikliğine karşı uyarılarda bulunan Fitoterapi Uzmanı Dr. Serhat Koran “Magnezyum en önemli fonksiyonlarını insülin, tiroit, progesteron ve östrojen gibi hayati önemi olan hormonların çalışması, kas hareketleri, sinir sistemi çalışması üzerinde göstermektedir. Düşük magnezyumun beyinde ağır metallerin birikmesine neden olarak Parkinson, multiple skleroz ve Alzheimer hastalığına yol açtığına dair kanıtlar mevcuttur” dedi.
Magnezyum (Mg), insan vücudunda hayati önem taşıyan 11 mineralden biridir. İnsanda bulunan mineraller arasında, miktar açısından dördüncü sırada gelir. Kimyasal olarak, alkali toprak metalleri sınıfından bir elementtir.
İlk defa 1808 yılında, Sir Humphrey Davy tarafından bulunduğunda vücudumuzdaki önemi bilinmemekteydi. Son yirmi yıl içerisinde yapılan çalışmalar, magnezyumun hem hücreler arasında, hem de hücre içi iletişimde çok önemli rolleri olduğunu göstermiştir.
Magnezyumun bu kadar önemli olmasının temel nedeni; vücudumuzda bulunan 300’den fazla enzimin çalışması için kilit bir role sahip olmasındandır. Vücut, bu önemli elementi, kendi başına üretemediği için dışarıdan besinler yoluyla alması gerekir.
Ortalama bir yetişkinde yaklaşık 24 gram magnezyum bulunur. Vücudumuzda bulunan magnezyum rezervinin sürekli doldurulması gerekmektedir. Bir başka deyişle, bu mineralin fonksiyonlarını yerine getirebilmesi için, vücuda sürekli olarak verilmesi gerekir.
Fitoterapi Uzmanı Dr. Serhat Koran, insan yaşamının olmazsa olmaz elementlerinden biri olduğunu belirttiği magnezyumun vücuttaki eksikliğine karşı uyarılarda bulundu.
Dr. Koran, magnezyumun en çok kemiklerde bulunduğuna dikkati çekerek “Magnezyum en önemli fonksiyonlarını insülin, tiroit, progesteron ve östrojen gibi hayati önemi olan hormonların çalışması, kas hareketleri, sinir sistemi çalışması üzerinde göstermektedir. Bundan da anlaşılacağı üzerine magnezyum eksikliği tüm vücudumuzda belirtiler veren bir tabloya yol açar” dedi.
”Bulantı, kusma, kas kasılmaları, kalp ritim bozuklukları, uykusuzluk ve çocuklarda öğrenme bozukluklarının nedeni Magnezyum eksikliği olabilir”
Düşük magnezyumun beyinde ağır metallerin birikmesine neden olduğunu belirten Dr. Koran, şöyle devam etti: “Magnezyum eksikliğinin Parkinson, multiple skleroz ve Alzheimer hastalığına yol açtığına dair kanıtlar mevcuttur. Yine bu ağır metal birikimine bağlı çocuklarda öğrenme bozuklukları görüldüğünü gösteren çalışmalar mevcuttur. Bunun dışında sebebi bulunamayan bulantı kusma, kas kasılmaları, kalp ritim bozuklukları ve uykusuzluğun da nedeni magnezyum eksikliği olabilir.
Magnezyum eksikliğinin belirtileri
Magnezyum eksikliği tıpta hipomagnezemi olarak adlandırılır. Toplumda hipomagnezemi sıklığı hakkında kesin veriler olmamakla beraber hastaneye yatan hastalar üzerinde yapılan taramalarda % 6.9-11 hastada magnezyum seviyesi düşük bulunmuştur.
Hipomagnezemi semptomları kardiyak etkiler, metabolik etkiler ve nörolojik etkiler olarak 3 grupta toplanabilir.
Erken bulgular arasında;
- iştahsızlık,
- bulantı,
- kusma,
- yorgunluk ve
- halsizlik sayılabilir.
Şiddetli magnezyum eksikliğinde
- kas krampları,
- kardiyak aritmiler,
- fibromiyalji,
- uyuşma,
- dikkatte azalma ve
- zihinsel bulanıklık görülebilir.
Açıklanamayan hipokalsemi (kandaki kalsiyum eksikliği) ve hipokalemi (kandaki potasyum eksikliği) vücutta magnezyum eksikliğinin de olabileceğini akla getirmelidir.
Birçok gıdanın içinde magnezyum bulunsa da magnezyum eksikliği sık görülen bir durumdur.
. Besinlerin işlenmesi, yiyeceklerde bulunan magnezyumun azalmasına neden olmaktadır.
. Bununla birlikte tüm ekosistemde magnezyum miktarının azalmasına neden olan çeşitli faktörler (asit yağmurları, yapay gübre ve tarım ilacı kullanımı vb.) bulunmaktadır.
. Aynı şekilde içilen sert kuyu sularında bol miktarda magnezyum bulunsa da, insanlar tarafından son yıllarda tercih edilen yumuşak içimli sular, magnezyum açısından daha fakirdir.
. Öncelikle belirtmek gerekirse tarımda sık kullanılan gübreler fazla miktarda potasyum ve fosfor içerdikleri için bitkilerdeki magnezyum düzeyini düşürmektedir.
. Bunun dışında yaşa, cinsiyete, kronik hastalık durumuna ve yaşam tarzına göre de magnezyum eksikliği görülebilmektedir.
. Özellikle uzun süre pişirilen sebzelerdeki magnezyum oranı düşer. Kızartma, buğulama ya da kaynatma gibi yüksek ısılar besinlerdeki magnezyum miktarını azaltmaktadır.
. Yüksek karbonhidratlı ve yağlı diyet, mental ve fiziksel stres de magnezyum eksikliğine yol açabilmektedir.”
Yaşlılar ve gebeler risk altında
Dr. Koran, gebelikte vücudun magnezyum ihtiyacının arttığına değinerek, şu bilgileri verdi: “Ayrıca yaşlılıkla beraber magnezyumun bağırsaktan emilimi de azaldığı için magnezyum eksikliği sık görülebilmektedir. Dengesiz beslenme ve diyetler, alkol ve sigara da magnezyum eksikliğine yol açmaktadır. Büyüme çağındaki çocuklarda da magnezyum ihtiyacı arttığı için çok dikkatli olunmalıdır. Şeker hastalarının kullandığı insülin tedavisi ve yüksek tansiyon hastalarının kullandığı idrar söktürücü ilaçlar da kandaki magnezyum düzeyini düşürebilmektedir.”
Bunun haricinde insan vücudundaki birtakım hastalıklar da magnezyum eksikliğine neden olabilmektedir:
Diabetes Mellitus
Tip 1 ve Tip 2 diyabet, magnezyum eksikliğinin en sık rastlanan nedenidir. Diyabetli hastaların %25 ila %39’unda hipomagnezemi gözlenmiştir. Serum magnezyum konsantrasyonundaki azalma; açlık kan şekeri, diyabetin süresi gibi birtakım faktörlerle ilişkili bulunmuştur.
Alkolizm
Hipomagnezemi, akut ve kronik alkolizmde sık gözlenen bir durumdur. Alkolik bireylerin %30’una kadar hipomagnezemi gözlenebilir. Alkolik bireylerdeki magnezyum azlığının sebebi olarak; yetersiz beslenme, diyare ve kusma , karaciğer yetersizliği nedeniyle düşük magnezyum emilimi, D vitamini eksikliği nedeniyle bağırsaklardan magnezyum emilememesi sayılabilir.
Endokrin nedenler
PTH (Paratiroid hormonu) magnezyumun emilimini artırsa da, bu hormonun fazla salındığı durumlarda da magnezyum konsantrasyonu azalma eğilimindedir. Hiperaldosteronizm (böbrek üstü bezlerinden aşırı aldosteron salgılanması) magnezyum eksikliğine neden olan bir başka endokrinolojik tablodur.
Gastrointestinal nedenler
Crohn hastalığı , ülseratif kolit, çölyak hastalığı, Whipple hastalığı ve kısa bağırsak sendromu gibi bağırsak rahatsızlıklarında da magnezyum emilimi azalacağından dolayı hipomagnezemi görülebilir.
Renal nedenler
Magnezyum böbreklerden atıldığı için böbrek geri emilimindeki bazı bozukluklar hipomagnezemi ile sonuçlanabilir.
İlaçlar
Özellikle kemoterapi ilaçları ve bazı antibiyotiklerin, vücuttaki magnezyum miktarı üzerinde negatif etki oluşturduğundan bu ilaçları uzun süre kullanan kişilerde magnezyum eksikliği görülebilir.
Magnezyum içeren besinler
Magnezyum vücut tarafından kolaylıkla absorbe edilen bir madde olup, sağlıklı ve doğal bir beslenme ile günlük magnezyum ihtiyacı rahatlıkla karşılanabilir. Besinlerdeki magnezyum miktarının yaklaşık % 40- 60’ı vücut tarafından kolay emilir.
Dr. Koran, değerlendirmelerini şu şekilde sürdürdü: “Magnezyum bitkilere renk veren klorofilin temel maddesi olduğu için ıspanak, pazı, brokoli ve enginar gibi sebzelerde bol miktarda bulunur. Ayrıca kaju, susam, kabak çekirdeği ve ay çekirdeği gibi kuruyemişlerde, bunun dışında nohut, mercimek, kuru fasulye gibi baklagillerde, tahıl ürünleri, badem, fındık, fıstık, ceviz, soya fasulyesi, kuşkonmaz, soğan, domates, havuç, kereviz, pırasa, gravyer peyniri, hurma, kara turp, kakao, muz, somon, uskumru ve karides, dil balığı gibi deniz mahsulleri me sert sularda magnezyum bulunmaktadır. Bunların dışında Hindistan cevizi ve bitter çikolata da magnezyum yönünden oldukça zengindir.”
Bazı sebzelerde ve tahıllarda bulunan oksalat ve fitat, demir için olduğu gibi, magnezyumu da bağlayarak emilmesini güçleştirir.
(DHA)